Çin edebiyatında oldukça önemli bir yere sahip olan Kızıl Köşkün Rüyası bu önemini Çince kurgu edebiyatının da şaheseri olarak bilinmesine borçludur. Kızıl Köşkün Rüyası, Kızıl Odanın Rüyası ve Taşın Hikâyesi olarak sıralanan bu eserler 18. Yüzyılda kaleme alınan eserler arasında yer almaktadır. Cao Xueqin tarafından kaleme alınan eser, yazarın kendi ailesinin yanı sıra Qing adı verilen Hanedanın tarihini yani yükselişini ve çöküşünü anlatmaktadır.
Eser aynı zamanda bir yarı-otobiyografi özelliği de taşımaktadır. Bunun nedeni elbette ki yazarın ailesinden bahsetmesi ve bu sırada kendine de değinmesidir. Ailesinden bahsederken soyunu da en ince ayrıntısıyla anlatmış ve eser bir nevi yarı otobiyografi olarak da Çin edebiyat dünyasında yer almıştır. Aynı zamanda bu özelliği ile de bir hatırat olmaktadır. Yazar kitabın ilk bölümlerinde kendi gençliğinden, akrabalarından, birlikteliklerinden bahsetmiştir. Bu nedenle de aynı zamanda yarı otobiyografi olmasının verdiği bir diğer özellik olarak da kitap hatırat olarak geçmektedir.
Kızıl Köşkün Rüyası Kitap Özeti
Kitap içerisinde oldukça çok karaktere yer verilmiştir. Ve karakterlerin analizi yapılarak psikolojik durumlarına da değinilmiştir. Aynı zamanda bir hanedanı anlattığı içinde aristokrat yaşama da değinen bir eser olmuştur. Aristokrat yaşamın getirileri ve o ortam içerisinde yaşananlarda kitapta oldukça usta bir şekilde ele alınmıştır. Kitabın 18. Yüzyılın tarihi döneminde de izler taşıdığı bilinmektedir. Bu eser tüm bu yönleriyle Çin edebiyatının verdiği önemli eserlerden biridir.
